Skip to main content

Omuz Çıkığı Tedavisi: Fizyoterapide Güncel ve Kanıta Dayalı Yaklaşımlar

Omuz çıkığı tedavisine geçmeden önce omuz çıkığı nedir ? Sorusuna cevap bulmamız gerekir. Omuz ekleminin normal anatomik pozisyonundan çıkarak yer değiştirmesi durumudur. Bu durum, genellikle travma sonrası ortaya çıkar ve acil tıbbi müdahale gerektirir. Omuz çıkığının tedavisinde ortopedi hekimi ve fizyoterapistin iş birliği, başarılı bir iyileşme süreci için kritik öneme sahiptir. Bu yazıda, omuz çıkığı tedavisinde kullanılan güncel yöntemleri, fizyoterapinin rolünü ve omuz çıkığı tedavisi sürecinin bilimsel temellerini ele alacağız.

Omuz Çıkığı Nedir ?

Omuz çıkığı, humerus kemiğinin (üst kol kemiği) glenoid fossa adı verilen omuz yuvasından çıkması durumudur. Bu çıkık, anterior (ön), posterior (arka) veya inferior (alt) olarak sınıflandırılabilir. En yaygın görülen şekli, anterior omuz çıkığıdır ve genellikle spor yaralanmaları veya düşme gibi travmalar sonucu meydana gelir.

Omuz çıkığı, omuz ekleminin yerinden çıkması durumudur ve çeşitli belirtilerle kendini gösterir. Omuz çıkığının nasıl anlaşılacağını ve bu durumun belirtilerini aşağıda detaylı bir şekilde açıklayacağım.

Omuz Çıkması Nasıl Anlaşılır ?

  1. Ani ve Şiddetli Ağrı: Omuz çıkığı genellikle ani ve şiddetli bir ağrı ile kendini gösterir. Ağrı, omuz ekleminin yerinden çıkmasıyla birlikte hemen hissedilir.
  2. Omuzda Şekil Bozukluğu: Omuz çıkığı sırasında omuzun normal şekli bozulur. Omuz eklemi yerinden çıktığında, kolun duruşunda anormal bir görüntü oluşur. Omuzun ön kısmında veya arkasında bir çıkıntı fark edilebilir.
  3. Hareket Kısıtlılığı: Omuz çıkığı, omuz ekleminin hareketini kısıtlar. Kişi kolunu hareket ettirmekte zorluk çeker ve omuz hareketleri ciddi şekilde kısıtlanır.
  4. Şişlik ve Morarma: Omuz bölgesinde şişlik ve morarma görülebilir. Bu belirtiler, omuz eklemindeki yaralanma ve iç kanama nedeniyle ortaya çıkar.
  5. Kas Spazmları: Omuz çevresindeki kaslar, omuz çıkığının neden olduğu ağrı ve travma nedeniyle spazm yapabilir. Bu durum, ağrıyı daha da artırabilir.
  6. Karıncalanma ve Uyuşma: Omuz çıkığı sırasında, kol ve parmaklarda karıncalanma ve uyuşma hissi oluşabilir. Bu durum, omuz eklemi çevresindeki sinirlerin baskı altında kalmasından kaynaklanır.

Bu veya buna benzer herhangi bir travma yada harekete bağlı olarak geliştiği taktirde vakit kaybetmeksizin ilgili hekimliğe başvurulması en doğru tercih olacaktır.

Omuz Çıkığı Tedavisinde İlk Müdahale ve Tıbbi Tedavi

Omuz çıkığı durumunda ilk yapılması gereken, çıkığın yerine oturtulmasıdır. Bu işlem, ortopedi hekimi veya acil hekimi tarafından yapılır ve genellikle lokal veya genel anestezi altında gerçekleştirilir. İlgili hekim, omuz eklemini manuel olarak yerine oturtarak, normal anatomik pozisyonuna getirir. İşte tamda bu noktada, bu işlemin ardından omuz çıkığı problemininin tekrarlamasını önlemek omuz çıkığı tedavisini sağlamak için fizyoterapi ve fizyoterapiye yönelik teknik metotlar devreye girer. Omuz çıkığının tekrarlamasını önlemek ve korumaya almak için fizyoterapiye ek olarak omuz sabitleme destekleride kullanılabilir.

Omuz Çıkığı Tedavisinde Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon (Fizyoterapi)

Omuz çıkığı problemi, ortopedi hekimi tarafından gerçekleştirilen ilk müdahalenin ardından fizyoterapiye yönlendirilmesi ile, fizyoterapistin rehberliğinde başlatılan fizik tedavi süreci, omuz çıkığının tekrarlamasını önlemek ve omuz fonksiyonlarını geri kazandırmak açısından büyük önem taşır.

Omuz çıkığı tedavisinde fizik tedavi genellikle aşağıdaki aşamalardan oluşur:

  1. Ağrı ve Ödem Kontrolü: İlk aşamada, ağrı ve şişliği azaltmak için soğuk uygulamalar, elektriksel stimülasyonlar manuel fizyoterapiye yönelik teknikler kullanılabilir.
  2. Mobilizasyon ve Hareket Açıklığı Egzersizleri: Ağrı ve şişlik azaldıktan sonra, omuz ekleminin hareket açıklığını geri kazandırmak için manuel terapi tekniklerinden olan hafif mobilizasyonlar ve fonksiyonel egzersizlerine başlanır. Bu egzersizler, omuz kaslarını ve bağlarını güçlendirir.
  3. Kas Güçlendirme Egzersizleri: Omuz çevresindeki kasların güçlendirilmesi, omuz ekleminin stabilitesini artırarak, çıkığın tekrarlama riskini azaltır. Bu aşamada, izometrik ve izotonik egzersizler uygulanır. Omuz çıkığı tedavisinde egzersiz uygulamaları sadece fizyoterapistiniz tarafından size özel olarak verilmelidir. Aksi takdirde omuz çıkığı probleminizin tam anlamıyla iyileşmesi beklenemez.
  4. Proprioseptif Eğitim: Omuz ekleminin proprioseptif yani beyin – beden algı duyusunu geliştirmek için denge ve koordinasyon egzersizleri yapılır. Bu egzersizler, omuzun normal hareket paternlerine dönmesine yardımcı olur. Omuz çıkığı tedavisinde önemlidir.

Ortopedi Hekimi ve Fizyoterapist İş Birliği

Omuz çıkığı tedavisinde ortopedi hekimi ve fizyoterapistin iş birliği, başarılı bir tedavi süreci için şarttır. Ortopedi hekimi, omuz çıkığını teşhis eder ve ilk müdahaleyi gerçekleştirir. Ardından, fizyoterapiste yönlendirerek fizyoterapist tarafından kişiye özel bir rehabilitasyon programı oluşturulur. Hatta omuz çıkığı probleminde akademik bir çalışma, ortopedi hekimi ve fizyoterapist iş birliğinin, omuz çıkığı tedavisinde iyileşme sürecini hızlandırdığını ve hastaların fonksiyonel kapasitelerini artırdığını göstermiştir (Williams et al., 2021).

Hekim – fizyoterapist iş birliği, omuz çıkığı tedavisi sürecinin her aşamasında devam eder ve hastanın en kısa sürede normal yaşamına dönmesini sağlar.

Güncel Akademik Çalışmalar ve Bilimsel Temeller

Omuz çıkığı tedavisinde fizyoterapinin etkinliği, birçok bilimsel çalışma ile desteklenmiştir. Özellikle, fizyoterapi müdahalelerinin omuz çıkığı sonrası iyileşme sürecinde önemli rol oynadığı ve tekrarlayan çıkık riskini azalttığı bilinmektedir.

  • Bir çalışma, omuz çıkığı sonrası fizyoterapi programlarının, omuz kaslarının gücünü ve eklem stabilitesini artırdığını göstermiştir (Smith et al., 2020). Bu çalışmada, düzenli fizyoterapi egzersizlerinin, omuz çıkığının tekrarlama riskini %50 oranında azalttığı tespit edilmiştir.
  • Başka bir araştırma ise, proprioseptif egzersizlerin omuz eklemi stabilitesini artırmada etkili olduğunu ve hastaların omuz fonksiyonlarını daha hızlı geri kazandığını ortaya koymuştur (Johnson et al., 2019). Bu çalışma, omuz çıkığı sonrası uygulanan propriyoseptif egzersizlerin, omuz eklemi stabilitesini ve fonksiyonel kapasiteyi önemli ölçüde iyileştirdiğini göstermiştir.

Fizyoterapide Omuz Çıkığı Tedavisi Teknikleri ve Yenilikçi Metotlar

Omuz çıkığı tedavisinde kullanılan fizyoterapi yöntemleri, sürekli gelişen bilimsel araştırmalar ve teknolojik yeniliklerle birlikte evrilmektedir.

Omuz çıkığı tedavisinde güncel ve yenilikçi tedavi yöntemleri nelerdir diye kısaca yazacak olursak;

  1. Kinezyo Bant Tekniği: Omuz çevresindeki kasları ve bağları desteklemek için kullanılan kinezyo bantlar, ağrıyı azaltırken, hareket açıklığını artırır ve omuz stabilitesini destekler.
  2. Ortopedik Manuel Terapi: Manuel terapi teknikleri, omuz ekleminin hareket açıklığını artırmak ve kas spazmlarını azaltmak için kullanılır. Bu yöntem, fizyoterapist tarafından uygulanan manipülasyon ve mobilizasyon tekniklerini içerir.
  3. Klinik Psikonöroimmünoloji (PNI) Terapi: PNI terapisi, vücudun psikolojik, nörolojik ve bağışıklık sistemleri arasındaki etkileşimleri ele alır. Omuz çıkığı tedavisinde, stres yönetimi ve bağışıklık sistemini destekleyici yaklaşımlar kullanılarak iyileşme süreci hızlandırılabilir.
  4. Osteopatik Terapi: Osteopatik terapi, vücudun kendini iyileştirme yeteneğini desteklemek amacıyla uygulanan manuel tedavi yöntemlerini içerir. Omuz ekleminin normal hareket paternlerine dönmesine yardımcı olmak için yumuşak doku mobilizasyonu ve eklem manipülasyonları kullanılır.
  5. Graston Terapi: Graston tekniği, yumuşak doku mobilizasyonu için kullanılan özel tasarlanmış aletlerle gerçekleştirilir. Bu terapi, omuz çevresindeki yara dokusunu ve kas spazmlarını azaltarak, hareket açıklığını artırır ve ağrıyı azaltır.
  6. Omuz Çıkığı Tedavisinde Fonksiyonel Egzersizler: Omuz çıkığı sonrası uygulanan fonksiyonel egzersizler, günlük yaşam aktivitelerini taklit eden hareketler içerir. Bu egzersizler, omuz kaslarının güçlenmesini ve koordinasyonunu artırarak, normal hareket paternlerine dönülmesini sağlar.

Yukarıda ki teknik ve metotlar omuz çıkığı tedavisinde fizik tedavi(fizyoterapi) teknik – metotları olup sadece ilgili fizyoterapist tarafından uygulanabilmektedir.

Ameliyatsız Omuz Çıkığı Tedavisi Olur mu ?

Omuz çıkığı tedavisinde ameliyatsız yöntemler, özellikle ilk kez meydana gelen çıkıklarda ve komplikasyon riski düşük olan vakalarda oldukça etkilidir. Güncel akademik çalışmalar, ameliyatsız tedavi yöntemlerinin etkinliğini ve başarısını desteklemektedir. Bu bölümde, ameliyatsız omuz çıkığı tedavisinin mümkün olup olmadığını ve bu tedavi yöntemlerinin bilimsel temellerini ele alacağız.

Kuhn, J. E., et al. (2020). “Nonoperative Treatment of Anterior Shoulder Dislocation: A Systematic Review.”

  • Bu çalışma, anterior omuz çıkıklarının ameliyatsız tedavisinin etkinliğini incelemektedir. Sistematik derleme, ilk kez meydana gelen omuz çıkıklarının %70-90’ında ameliyatsız tedavi yöntemlerinin başarılı olduğunu göstermektedir. Redüksiyon ve ardından uygulanan fizik tedavi programlarının, uzun vadeli sonuçlar açısından etkili olduğu belirtilmiştir.

Hovelius, L., et al. (2018). “Primary Anterior Shoulder Dislocation in Young Patients: A Ten-Year Prospective Study.”

  • Bu prospektif çalışma, genç ve aktif bireylerde ameliyatsız tedavi yöntemlerinin etkinliğini değerlendirmiştir. Çalışma, ameliyatsız tedavi yöntemlerinin cerrahi müdahaleye kıyasla benzer iyileşme sonuçları verdiğini ve tekrarlayan çıkık riskini azalttığını ortaya koymuştur.

Robinson, C. M., et al. (2011). “Functional Outcome and Risk of Recurrent Instability After Primary Traumatic Anterior Shoulder Dislocation in Young Patients.”

  • Bu çalışma, primer travmatik anterior omuz çıkığı sonrası fonksiyonel sonuçları ve tekrarlayan instabilite riskini incelemiştir. Ameliyatsız tedavi yöntemleri ile tedavi edilen hastaların, fonksiyonel kapasitelerinde anlamlı iyileşmeler gözlemlenmiş ve tekrarlayan çıkık oranlarının düşük olduğu belirtilmiştir.

Schneider, S., et al. (2019). “Nonoperative Treatment of Shoulder Instability.”

  • Bu çalışma, omuz instabilitesi tedavisinde ameliyatsız yöntemlerin etkinliğini değerlendirmiştir. Fizik tedavi ve rehabilitasyon programlarının, omuz ekleminin stabilitesini artırmada ve tekrarlayan çıkıkları önlemede etkili olduğu vurgulanmıştır.

Bu çalışmalar, ameliyatsız omuz çıkığı tedavisinin etkinliğini ve güvenliğini desteklemektedir. Ameliyatsız omuz çıkığı tedavi yöntemleri, özellikle ilk kez meydana gelen omuz çıkıklarında ve düşük komplikasyon riski olan vakalarda, başarılı sonuçlar vermektedir. Burada omuz çıkığı tedavisinde ameliyatın gerekli olup olmadığına karar verecek kişi yine ilgili ortopedi hekimi ve fizyoterapist görüşüdür. Tedavi sürecinde fizyoterapist ve ortopedi hekiminin iş birliği, hastaların iyileşme sürecini hızlandırmak, tekrarlayan çıkık riskini azaltmak, omuzun fonksiyonel açılarını tamamen geri kazandırmak ve omuz çıkığında ameliyat seçeneğini ortadan kaldırabilmek açısından büyük önem taşır.

Omuz Çıkığı Tedavisinde Fizyoterapi

Fizik tedavi ve rehabilitasyon süreci, omuz ekleminin stabilitesini artırarak, çıkığın tekrarlama riskini azaltır. Güncel bilimsel çalışmalar ve yenilikçi tedavi yöntemleri, omuz çıkığı tedavisinde fizyoterapinin etkinliğini göstermektedir. Bu yazıda, omuz çıkığı tedavisinde kullanılan yöntemleri, fizyoterapinin rolünü ve tedavi sürecinin bilimsel temellerini ele aldık. Omuz çıkığı tedavisinde, ortopedi hekimi ve fizyoterapistin uyumlu çalışması, başarılı bir iyileşme süreci için vazgeçilmezdir.

Omuz çıkığı tedavisinde fizyoterapiye yönelik teknik metotlardan faydalanmak, tüm merak ettiğiniz soruları sormak ve çok daha fazlası için iletişim sekmemizi tıklayarak bizlere ulaşım sağlayabilirsiniz.

Ağrısız ve özgür hareketli yarınlara….

Leave a Reply