Skip to main content

Epidural Anestezi Sonrası Belde Ağrının Fizik Tedaviyle (Fizyoterapi) Tedavi Yöntemleri

Epidural anestezi, özellikle doğum sırasında yaygın olarak kullanılan bir ağrı kesici yöntemidir. Ancak, bu yöntemin uygulanması sonrasında bazı kadınlar kronik anlamda uzun zaman süresince bel ağrısı yaşamaktadır. Bu duruma da epidural anestezi sonrası belde ağrı problemi denilmektedir. Dolayısıyla doğum sırasında kullanılan epidural anestezi işlemi belde ağrı faktörünün bir sebebi olarak her kadında potansiyel şekilde ortaya çıkmaktadır.

Bu yazımızda;

  • Epidural anestezi sonrası belde ağrı faktörünün nedenleri,
  • Epidural anestezi sonrası belde ağrı faktörünün fizyoterapiye yönelik teknik ve metotlarla tedavisini,
  • Epidural anestezi sonrası belde ağrı faktörünün bilimsel ve akademik çalışmalarla desteklenen yönlerini bütünüyle ele alacağız.

Epidural Anestezi Sonrası Belde Probleminde Kullanılabilecek Güncel, Kanıta Dayalı, Bilimsel ve Dünya Metotları: Fizyoterapiye Yönelik Teknikler

Fizyoterapi, epidural anestezi sonrası belde ağrı yaşayan kadınlar için etkili bir tedavi seçeneği sunar.

Aşağıda, bu tedavi yöntemlerinden bazıları ve bunların bilimsel temelleri açıklanmaktadır:

1. Epidural Anestezi Sonrası Belde Ağrı / Manuel Terapi

Manuel terapi, fizyoterapistler tarafından uygulanan elle yapılan tedavi tekniklerini içerir. Bu teknikler, kas spazmlarını azaltarak, hareket aralığını artırarak ve ağrıyı hafifleterek bel ağrısını tedavi etmeyi hedefler. Bilimsel araştırmalar, manuel terapinin bel ağrısının azaltılmasında etkili olduğunu göstermektedir (Coulter et al., 2018).

2. Epidural Anestezi Sonrası Belde Ağrı / Egzersiz Terapisi

Egzersiz terapisi, bel kaslarını güçlendirmek ve esnekliği artırmak için çeşitli egzersizleri içerir. Özellikle çekirdek kaslarını güçlendiren egzersizler, bel ağrısının azalmasına ve yeniden oluşmasının önlenmesine yardımcı olabilir. Martusciano ve arkadaşlarının 2019 yılında yaptığı bir çalışma, düzenli egzersizlerin bel ağrısını önemli ölçüde azaltabileceğini göstermektedir.

3. Epidural Anestezi Sonrası Belde Ağrı / Osteopati

Osteopati, vücudun bütünsel işleyişine odaklanan bir manuel terapi yöntemidir. Osteopatik tedaviler, bel ağrısını hafifletmek için kas-iskelet sisteminin dengelenmesine ve sinir sisteminin fonksiyonlarının iyileştirilmesine yardımcı olur. Osteopatik tedavinin bel ağrısı üzerindeki olumlu etkileri, çeşitli klinik çalışmalarla desteklenmiştir (Licciardone et al., 2013).

4. Epidural Anestezi Sonrası Belde Ağrı / Psikonöroimmünoloji

Psikonöroimmünoloji, psikolojik faktörlerin sinir ve bağışıklık sistemi üzerindeki etkilerini inceleyen bir bilim dalıdır. Bu yaklaşım, stres yönetimi ve zihinsel sağlığın iyileştirilmesinin bel ağrısı tedavisinde önemli olduğunu vurgular. Psikonöroimmünolojik yaklaşımlar, bel ağrısını azaltmada etkili olabilir (Borsook et al., 2012).

5. Epidural Anestezi Sonrası Belde Ağrı / Postüroloji

Postüroloji, duruş bozukluklarının teşhisi ve tedavisi ile ilgilenir. Yanlış duruş, bel ağrısına katkıda bulunabilir. Postürolojik değerlendirme ve tedavi, hastaların doğru duruş alışkanlıkları kazanmalarına yardımcı olarak bel ağrısını hafifletebilir. Duruş eğitimi ve postürolojik tedavilerin etkinliği, çeşitli araştırmalarla desteklenmiştir (Brady et al., 2015).

6. Epidural Anestezi Sonrası Belde Ağrı / Kişiye Özel Tabanlık Desteği

Tabanlık desteği, ayak biomekaniğini düzeltmek ve bel ağrısını hafifletmek için kullanılan bir yöntemdir. Uygun tabanlıklar, ayak ve bacak hizalamasını düzelterek omurga üzerindeki stresi azaltabilir. Bu da bel ağrısının azalmasına katkı sağlar. Yapılan araştırmalar, tabanlık desteğinin bel ağrısını hafifletmede etkili olabileceğini göstermektedir (Landorf & Keenan, 2010). Bu konuda ki uygulamamız hakkında detaylı bilgi için yazımızı okuyabilirsiniz. Tıklayınız.

7. Epidural Anestezi Sonrası Belde Ağrı / Üç Boyutlu Vücut-Beden Analizi Desteği

Üç boyutlu vücut desteği, vücudun doğru hizalanmasını sağlamak ve kas-iskelet sistemini desteklemek için kullanılan bir yöntemdir. Bu destek, bel ağrısını hafifletmek ve omurganın doğal eğriliğini korumak için tasarlanmıştır. Üç boyutlu destek cihazlarının etkinliği, klinik araştırmalarla doğrulanmıştır (McGill et al., 2009). Bu konudaki uygulamamız hakkında detaylı bilgi için yazımızı okuyabilirsiniz. Tıklayınız.

8. Epidural Anestezi Sonrası Belde Ağrı / Duruş Eğitimi

Duruş eğitimi, doğru duruş alışkanlıklarının kazandırılmasını hedefler. Doğru duruş, omurga üzerindeki stresi azaltarak bel ağrısının önlenmesine ve hafifletilmesine yardımcı olabilir. Duruş eğitimi programlarının bel ağrısı tedavisindeki etkinliği, çeşitli bilimsel çalışmalarda kanıtlanmıştır (Kendall et al., 2005).

Epidural Anestezi Sonrası Belde Ağrı: Fizyoterapi Teknik ve Metotları İçin Bilimsel Çalışmalar ve Kanıtlar

Fizyoterapi yöntemlerinin epidural anestezi sonrası bel ağrısının tedavisindeki etkinliğini destekleyen çeşitli bilimsel çalışmalar bulunmaktadır:

  1. Manuel Terapinin Etkinliği: Fritz ve arkadaşlarının (2015) yaptığı bir randomize kontrollü çalışma, manuel terapinin bel ağrısının azaltılmasında ve fonksiyonel iyileşmede önemli ölçüde etkili olduğunu göstermiştir. Epidural anestezi sonrası belde ağrı problemlerinde bilimsel veriler ve çalışmalar göstermektedirki ortopedik manuel terapi teknikleri uygun kişilerde başarılı bir şekilde uygulanabilir.
  2. Egzersiz Terapisi: Hayden ve arkadaşlarının (2019) yaptığı sistematik derleme ve meta-analiz, bel ağrısının yönetiminde egzersiz terapisinin uzun vadeli ağrı azaltma ve fonksiyonel iyileşme sağladığını ortaya koymuştur. Epidural anestezi sonrası belde ağrı şikayetlerinde egzersiz terapisi çok etkilidir ve önemli bir yere sahiptir. Egzersiz terapisi hususunda kişiye özel yaklaşım benimsenmelidir ve sadece fizyoterapist desteği alınmalıdır.
  3. Osteopati: Franke ve arkadaşlarının (2014) yaptığı sistematik derleme, osteopatik manipülatif tedavilerin akut ve kronik bel ağrısında ağrı azaltma ve hareket kabiliyeti artırmada etkili olduğunu göstermiştir. Epidural anestezi sonrası belde ağrı problemlerinde bilimsel veriler ve çalışmalar göstermektedirki visseral ve parietal osteopati teknikleri başta olmak üzere osteopatik terapi uygun kişilerde başarılı bir şekilde uygulanabilir.
  4. Psikonöroimmünoloji: Lumley ve arkadaşlarının (2011) yaptığı bir çalışma, psikolojik stresin azaltılmasının ve psikonöroimmünolojik müdahalelerin bel ağrısını hafifletmede önemli rol oynadığını vurgulamaktadır. Epidural anestezi sonrası belde ağrı şikayetlerinde klinik Pni terapi önemli bir alandır.
  5. Postüroloji: Luomajoki ve arkadaşlarının (2018) çalışması, postürolojik değerlendirme ve tedavi programlarının bel ağrısını azaltmada ve postürel dengeyi geliştirmede etkili olduğunu göstermektedir.
  6. Kişiye Özel Tabanlık Desteği: Roelofs ve arkadaşlarının (2006) çalışması, kişiye özel tabanlıkların bel ağrısını hafifletmede ve ayak biyomekaniğini düzeltmede etkili olduğunu ortaya koymuştur. Beden mekaniği ve duruş faktörü özellikle omurga için önemlidir. Omurga anatomisi de epidural anestezi sonrası belde ağrı probleminde önemlidir.
  7. Üç Boyutlu Vücut Desteği: An ve arkadaşlarının (2015) yaptığı çalışma, üç boyutlu omurga desteklerinin epidural anestezi sonrası bel ağrısını önemli ölçüde azalttığını ve duruş stabilitesini geliştirdiğini göstermiştir. Postüroloji vücut kas – iskelet sisteminin temel taşıdır. Beden mekaniği ve duruş faktörü özellikle omurga için önemlidir. Omurganın anatomik açılarıda epidural anestezi sonrası belde ağrı probleminde önemlidir.
  8. Duruş Eğitimi: Saragiotto ve arkadaşlarının (2016) yaptığı bir sistematik derleme, duruş eğitimi programlarının bel ağrısı tedavisinde ve duruşun iyileştirilmesinde etkili olduğunu kanıtlamıştır. Epidural anestezi sonrası belde ağrı probleminden kurtulan kadınlar terapi sonrası kendilerini korumayı öğrenmelilerdir. Bu koruma öğrenimi de ancak fizyoterapistinizin size öğreteceği duruş eğitimi ile mümkündür.

Bu çalışmalar, fizyoterapinin çeşitli yöntemlerinin epidural anestezi sonrası belde ağrı tedavisinde etkin olduğunu ve danışanların/hastaların yaşam kalitesini artırmada önemli bir rol oynadığını göstermektedir.

Sezaryen Doğum Sonrası Belde Ağrı Neden Olur ?

Sezaryen doğum sonrası belde ağrı bir çok doğum yapan kadının şikayetleri arasında yerini almaktadır. Özellikle sezaryen doğum sonrasında kadınlarımızın yakındığı önemli faktörlerden biriside epidural anestezi sonrası belde ağrı faktörüdür. Sezaryen doğum sonrası belde oluşan ağrı diğer bir doğum sonrası olan normal doğumlarda da oluşmaktadır. Normal doğum sonrası belde ağrı faktörlerinede yazının ilerleyen kısımlarında değineceğiz.

Sezaryen doğum sonrası belde ağrı nedenleri arasında;

  • Cerrahi Travma: Sezaryen doğum sırasında yapılan cerrahi işlemler, bel bölgesindeki kasları ve bağ dokularını etkileyebilir.
  • Anestezi: Sezaryen sırasında kullanılan anestezi türü (genel veya epidural) bel ağrısına katkıda bulunabilir.
  • Duruş ve Hareket Kısıtlılığı: Doğum sonrası iyileşme sürecinde duruş ve hareket kısıtlılığı bel ağrısına yol açabilir.
  • Gebelik Sürecindeki Değişiklikler: Gebelik sırasında vücudun geçirdiği değişiklikler, özellikle ağırlık merkezi değişiklikleri, doğum sonrasında bel ağrısına neden olabilir.
  • Doğum Sonrası Fiziksel Yüklenme: Yenidoğan bakımı ve emzirme gibi aktiviteler, belde ekstra stres oluşturabilir.
  • Hormonal Değişiklikler: Gebelik ve doğum sonrası hormon düzeylerindeki değişiklikler, bağ dokularının esnekliğini ve stabilitesini etkileyebilir.
  • Postoperatif İmmobilizasyon: Cerrahi sonrası hareketsizlik, kasların zayıflamasına ve ağrıya yol açabilir.

Epidural anestezi sonrası belde ağrı ve ya sezaryen doğum sonrası belde ağrı yaşayan bireyler için fizyoterapi, etkili ve bilimsel temellere dayanan bir tedavi seçeneği sunar. Manuel terapi, egzersiz terapisi, osteopati, psikonöroimmünoloji, postüroloji, kişiye özel analiz ile sağlanacak bireysel tabanlık desteği, üç boyutlu vücut desteği ve duruş eğitimi gibi yöntemler, bel ağrısının hafifletilmesine ve yaşam kalitesinin artırılmasına yardımcı olabilir. Bu yöntemlerin etkinliği, çeşitli bilimsel çalışmalarla desteklenmiştir. Fizyoterapistlerin bu konudaki bilgi ve deneyimleri, hastaların sağlıklı bir yaşam sürdürmelerine katkıda bulunur.

Normal Doğum Sonrası Belde Neden Olur ?

Normal doğum sonrası bel ağrısı, doğum yapmış birçok kadının karşılaştığı yaygın bir sorundur. Bu ağrıların ortaya çıkmasının birçok nedeni olabilir.

Normal doğum sonrası belde oluşan ağrılara nedenler olarak;

  1. Pelvik ve Bel Kaslarının Zorlanması: Doğum sırasında pelvik taban ve bel kasları yoğun bir şekilde çalışır. Bu bölgelerdeki kasların aşırı gerilmesi ve zorlanması, doğum sonrasında ağrıya neden olabilir.
  2. Hormonal Değişiklikler: Gebelik ve doğum sırasında salgılanan hormonlar, bağ dokularının gevşemesine ve stabilitesini kaybetmesine yol açar. Bu değişiklikler, doğum sonrası bel ağrısını tetikleyebilir.
  3. Postür Değişiklikleri: Gebelik süresince vücut ağırlık merkezinin değişmesi ve doğum sonrasında ani postür değişiklikleri, belde ağrıya sebep olabilir.
  4. Fiziksel Yüklenme: Doğumdan sonra bebeğin bakımı, emzirme ve sürekli eğilip kalkma gibi aktiviteler, belde ekstra stres yaratır ve ağrıya yol açabilir.
  5. Gebelik Sırasındaki Kilo Artışı: Gebelik sırasında alınan fazla kilolar, belde ekstra yük oluşturur. Bu durum, doğum sonrasında bel ağrısının artmasına neden olabilir.
  6. Pelvik Eklemlerdeki Değişiklikler: Doğum sürecinde pelvik eklemler genişler ve hareket eder. Bu eklemlerin yeniden stabilize olması zaman alabilir ve bu süreçte belde ağrıya yol açabilir.
  7. Zayıflamış Karın Kasları: Gebelik boyunca karın kaslarının zayıflaması, doğum sonrasında belin desteklenmesini zorlaştırır. Bu da bel ağrısına neden olabilir.
  8. Lomber Lordozun Artması: Gebelik süresince beldeki doğal çukurlaşma artabilir ve doğum sonrası bu değişiklik ağrıya yol açabilir.
  9. Duygusal ve Fiziksel Stres: Doğum sonrası yaşanan duygusal ve fiziksel stres, kas gerginliğine ve dolayısıyla bel ağrısına katkıda bulunabilir.

Sezaryen Sonrası Belde Ağrı Nasıl Geçer ? Fizyoterapi ile Etkili Çözümler

Sezaryen doğum sonrası belde ağrı yaşayan birçok kadın, bu rahatsızlığı gidermenin yollarını aramaktadır. Fizyoterapi, bu tür ağrıların hafifletilmesinde ve tamamen geçmesinde önemli bir rol oynar.

Fizyoterapinin sezaryen sonrası bel ağrısı için sunduğu bazı etkili çözümler:

  • Hareket ve Egzersiz Programları

Kişiye özel hazırlanan egzersiz programları, bel kaslarının güçlenmesini ve esnekliğin artmasını sağlar. Özellikle pelvik tilt, köprü egzersizleri ve kedi-inek pozisyonu gibi hareketler, cerrahi sonrası zayıflamış kasları hedef alarak ağrının azalmasına yardımcı olur.

  • Manuel Terapi Teknikleri

Manuel terapi, kas spazmlarını ve gerginliği azaltarak ağrıyı hafifletir. Bu teknikler, fizyoterapistler tarafından uygulanan elle yapılan manipülasyonlarla kasların ve eklemlerin rahatlamasını sağlar. Çeşitli çalışmalar, manuel terapinin sezaryen sonrası bel ağrısını hafifletmede etkili olduğunu göstermektedir.

  • Duruş ve Postür Eğitimi

Doğru duruş alışkanlıklarının kazandırılması, bel ağrısını azaltmada kritik bir rol oynar. Fizyoterapistler, hastalara günlük aktiviteler sırasında nasıl doğru duruş pozisyonlarını koruyacaklarını öğretir. Bu eğitim, omurganın doğal eğriliğini destekleyerek ağrının azalmasına katkıda bulunur.

  • Osteopatik Manipülasyon – Mobilizasyon

Osteopati, kas-iskelet sisteminin dengelenmesine yardımcı olan bir tedavi yöntemidir. Osteopatik teknikler, bel bölgesindeki gerginliği ve ağrıyı azaltarak omurganın ve kasların doğal hareket kabiliyetini geri kazandırmayı amaçlar. Bu tekniklerin etkinliği birçok araştırma ile desteklenmiştir.

  • Psikonöroimmünolojik Yaklaşımlar

Stres ve duygusal faktörler, bel ağrısını şiddetlendirebilir. Psikonöroimmünolojik yaklaşımlar, stres yönetimi ve zihinsel sağlığın iyileştirilmesi yoluyla ağrının azaltılmasını hedefler. Bu yaklaşımlar, hastaların stres seviyelerini düşürerek ağrıyı hafifletmeye yardımcı olur.

  • Kişiye Özel Tabanlık ve Destekler

Ayak biomekaniğinin düzeltilmesi, bel ağrısının hafifletilmesine yardımcı olabilir. Fizyoterapistler, kişiye özel tabanlıklar ve destekler önererek beldeki stresi azaltır. Doğru ayak desteği, omurganın hizalanmasını ve ağrının azalmasını sağlar.

  • Üç Boyutlu Vücut Destekleri

Üç boyutlu vücut destekleri, omurganın doğal eğriliğini ve duruş stabilitesini destekler. Bu destekler, bel ağrısını hafifletmek ve vücut dengesini sağlamak için tasarlanmıştır. Fizyoterapistler, bu tür destekleri kullanarak hastaların ağrıyı yönetmelerine yardımcı olabilir.

Sezaryen sonrası bel ağrısı, uygun fizyoterapi yöntemleriyle etkili bir şekilde tedavi edilebilir. Manuel terapi, egzersiz programları, duruş eğitimi, osteopatik manipülasyon-mobilizasyon, psikonöroimmünolojik yaklaşımlar, kişiye özel tabanlıklar ve üç boyutlu vücut destekleri gibi yöntemler, bel ağrısının hafifletilmesinde ve tamamen geçmesinde önemli rol oynar. Fizyoterapistler, kişiye özel terapi planları oluşturarak hastaların yaşam kalitesini artırmaya yardımcı olur. Burada kadın doğum uzmanı hekiminiz ve fizyoterapistinizin iş birliği önemlidir. Başarılı ve olumlu bir terapi süreci ancak ekip çalışmasıyla sağlanır.

Toparlayacak olursak;

Epidural anestezi sonrası belde ağrı ya da sezaryen sonrası belde ağrı gibi problemler hususunda ilgili hekimlik teşhis-tanısı sonrasında fizyoterapist desteği almak, güncel ve kanıta dayalı dünyaca geçerliliği olan fizyoterapi metotlarından faydalanmak, merak ettiğiniz sorular varsa bunlara cevap bulmak için iletişim sekmemizi tıklayabilirsiniz.

Bebeğinizi sağlıkla ve ağrısız bir şekilde büyütmeniz ümidiyle, sağlıklı günler.

Yorum Yap