Tenisçi Dirseği Tedavisi (Lateral Epikondilit): Fizyoterapinin Bilimsel Temelleri ve Başarısı
İsmini bir spor branşı olan tenisten alsada sadece tenis oynayanlarda ortaya çıkan bir problem değil tenisçi dirseği (lateral epikondilit). Özellikle el bileği ve parmak kaslarını aşırı kullanmaktan kaynaklanan bir durumdur. Bu rahatsızlık genellikle sporcular, tenis oyuncularında görülür doğru ancak aynı hareketleri sık sık tekrarlayan, el bileği hareketlerini gerektiren işlerde çalışan kişilerde de tenis sporuyla ilgilenmeseler dahi görülür.
Tenisçi dirseği, dirseğin dış kısmında ağrı ve hassasiyet ile karakterizedir. Tedavisi zor olabilir, ancak fizyoterapi bu durumda büyük bir fark yaratabilir.
Bu yazıda, tenisçi dirseğinin tedavisinde fizyoterapinin başarısını, bilimsel çalışmalarla desteklenen yöntemlerini ve güncel kanıtlara dayanan yaklaşımlarını ele alacağız.
Tenisçi Dirseği Neden Olur ?
Tenisçi dirseği, dirseğin dış tarafındaki tendonların inflamasyonu ve dejenerasyonudur. Bu tendonlar, el bileği ve parmakların ekstansiyon yani açılma hareketlerini kontrol eden kasların bağlandığı yerlerdir. Sürekli tekrarlayan hareketler ve aşırı kullanım, bu tendonlarda mikro yırtıklar ve inflamasyonlara neden olabilir. Bunun sonucunda da dirseğin dış kısmında parmaklara doğru yayılan bir ağrı durumu ortaya çıkabilir. Ağrı genellikle dirseğin dış kısmında hissedilir ve el bileği hareketleriyle artar.
Tenisçi dirseği nedenleri;
- Tekrarlayan El Bileği Hareketleri:
- Sürekli tekrarlanan el bileği ve parmak hareketleri, tendonlar üzerinde stres yaratır ve mikro yırtıklara neden olabilir.
- Aşırı Kullanım:
- El ve bilek kaslarının aşırı kullanımı, tendonların zamanla yıpranmasına ve inflamasyonuna yol açar.
- Yanlış Teknik:
- Spor aktivitelerinde veya iş yaparken yanlış tekniklerin kullanılması, tendonlara ekstra yük bindirir ve hasar riskini artırır.
- Zayıf Kaslar:
- El bileği ve önkol kaslarının zayıf olması, tendonların aşırı yüklenmesine ve kolayca yaralanmasına neden olabilir. Tenisçi dirseği tedavisinde zayıf kas grupları tedavi sürecini olumsuz olarak etkilemektedir. Bu yüzden bütüncül düşünmek ve yaklaşmak en doğru yoldur.
- Yaş Faktörü:
- Yaşlanma ile birlikte tendonların esnekliği azalır, bu da yaralanma riskini artırabilir.
- Ağır Yük Taşıma:
- Ağır cisimlerin sık sık taşınması, dirsek ve bilek tendonlarına aşırı baskı uygulayarak tenisçi dirseğine yol açabilir.
- Titreşimli Alet Kullanımı:
- Titreşimli aletlerin uzun süreli kullanımı, tendonlarda mikro travmalara neden olabilir. Bu yüzden online portallarda ya da spor mağazalarında satılan titreşimli aletlerin her hangi bir tedavi / terapi programında kullanılması doğru bir seçenek değildir. Bu hususta mutlaka hekiminize ve fizyoterapistinize danışın.
- Önceden Var Olan Kol veya Dirsek Yaralanmaları:
- Daha önce yaşanmış kol veya dirsek yaralanmaları, tenisçi dirseği gelişme riskini artırabilir.
- İş Yükü ve Stres:
- Yoğun iş yükü ve fiziksel stres, kas ve tendonların aşırı çalışmasına neden olarak tenisçi dirseği riskini artırır.
gibi faktörler lateral epikondilit nedenleri arasında sıralanabilecek faktörler arasındadır.
Tenisçi Dirseği Tedavisi (Lateral Epikondilit): Fizyoterapinin Rolü ve Tedavi Yöntemleri
Fizyoterapi, tenisçi dirseğinin tedavisinde temel bir rol oynar. Letaral epikondilit tedavisi; ağrıyı azaltmak, inflamasyonu kontrol altına almak ve tendonun iyileşmesini teşvik etmek amacıyla çeşitli teknikler ve yöntemler içerir.
Fizyoterapinin tenisçi dirseği tedavisinde kullandığı bazı yöntemler ise şunlardır;
- Manuel Terapi: Manuel terapi, fizyoterapistler tarafından uygulanan elle yapılan teknikleri içerir. Tenisçi dirseği tedavisinde, kas ve tendonların mobilizasyonu, derin doku masajı ve tetik nokta terapisi gibi yöntemler kullanılır. Bu teknikler, kan akışını artırarak ve kas gerginliğini azaltarak iyileşmeyi hızlandırabilir.
- Egzersiz Terapisi: Egzersiz terapisi, tenisçi dirseği tedavisinde önemli bir bileşendir. Eksantrik egzersizler, özellikle tendon iyileşmesini teşvik eder. Bu egzersizler, kasların uzatılması sırasında yapılan kontrollü hareketleri içerir ve tendon üzerindeki stresi azaltarak iyileşmeyi destekler.
- Ultrason ve Elektroterapi: Ultrason tedavisi, yüksek frekanslı ses dalgaları kullanarak derin doku ısınmasını sağlar. Bu, kan akışını artırarak inflamasyonu azaltabilir ve iyileşmeyi hızlandırabilir. Elektroterapi, kas stimülasyonu ve ağrı kontrolü için elektrik akımlarını kullanır. TENS (Transkutanöz Elektriksel Sinir Stimülasyonu) ve IFC (Interferans Akımı) gibi yöntemler, ağrıyı azaltmada etkili olabilecek tekniklerdir. Ultrason/elektroterapi gibi uygulamalar tenisçi dirseği tedavisinde ilgili hekimlik önerisi ile uygulanması gereken yöntemlerdir. Bu tarz uygulamaların bilinçsiz uygulanması ile geri dönülemez dokusal hasarlar oluşabilir.
- Kinezyo Bantlama: Kinezyo bantlama, kas ve eklemleri desteklemek ve ağrıyı azaltmak için kullanılan bir tekniktir. Tenisçi dirseği bantlama tekniği olarakta halk arasında bilinmekte olan bu metot, problemli olan tendon üzerindeki yoğunlaşmış stresi azaltarak, o bölgede mikrosirkülasyon sürecini destekler. Beslenmeye başlayan tendonda da iyileşme süreci hem kısalır, hem daha hızlı gerçekleşir. Ayrıca tenisçi dirseği bantlama olarak bilinen kinezyo bantlama tekniği koruyucu olarakta kullanılan önemli fizyoterapi teknikleri arasında yer alır.
- Osteopati: Osteopatik tedavi, vücudun mekanik fonksiyonlarını iyileştirmek için kullanılan bir manuel terapi yöntemidir. Osteopatik teknikler, tenisçi dirseği tedavisinde kas-iskelet sisteminin dengelenmesine ve kasların gevşetilmesine yardımcı olabilir.
- Psikonöroimmünoloji Teknikleri: Psikonöroimmünoloji, zihnin, sinir sisteminin ve bağışıklık sisteminin etkileşimlerini inceleyen bir alandır. Bu teknikler, stresin yönetilmesine ve vücudun iyileşme süreçlerinin optimize edilmesine yardımcı olabilir. Fizyoterapistler, psikonöroimmünolojik yaklaşımları kullanarak hastaların genel iyilik halini artırabilirler.
Tenisçi Dirseği Tedavisi(Lateral Epikondilit): Fizyoterapiye Yönelik Bilimsel Çalışmalar ve Kanıtlar
Tenisçi dirseğinin tedavisinde fizyoterapinin etkinliği, çeşitli bilimsel çalışmalarla desteklenmiştir. İşte bazı önemli çalışmalar ve bulgular:
- Tenisçi Dirseği Tedavisinde Eksantrik Egzersizlerin Etkinliği:
- Birçok çalışma, eksantrik egzersizlerin tenisçi dirseği tedavisinde etkili olduğunu göstermiştir. Örneğin, Croisier ve ark. (2007) tarafından yapılan bir çalışma, eksantrik egzersizlerin ağrıyı azaltmada ve fonksiyonel iyileşmeyi sağlamada önemli olduğunu bulmuştur.
- Tenisçi Dirseği Tedavisinde Manuel Terapinin Rolü:
- Bisset ve ark. (2006) tarafından yapılan bir meta-analiz, manuel terapinin tenisçi dirseği tedavisinde ağrıyı azaltmada ve fonksiyonel iyileşmeyi artırmada etkili olduğunu göstermiştir. Bu çalışma, özellikle mobilizasyon ve manipülasyon tekniklerinin önemini vurgulamaktadır.
- Tenisçi Dirseği Tedavisinde Elektroterapinin Etkinliği:
- Haker ve Lundeberg (1991) tarafından yapılan bir çalışma, TENS tedavisinin tenisçi dirseği olan hastalarda ağrıyı azaltmada etkili olduğunu göstermiştir. Bu bulgu, elektroterapinin ağrı kontrolünde kullanılabileceğini desteklemektedir.
- Kinezyo Bantlama Tenisçi Dirseği Tedavisinde Etkinliği:
- Kinezyo bantlama, kas ve eklemleri desteklemek ve ağrıyı azaltmak için kullanılan bir tekniktir. Çalışmalar, kinezyo bantlamanın tendon üzerindeki stresi azaltarak iyileşme sürecine katkıda bulunduğunu göstermektedir. Bu yöntemin, hareket sırasında ek destek sağladığı ve ağrıyı azalttığı kanıtlanmıştır.
- Lateral Epikondilit Bandı Tenisçi Dirseği Tedavisinde Etkinliği:
- Atel kullanımı, dirseği stabilize etmek ve tendona binen stresi azaltmak için etkili bir yöntemdir. Birçok araştırma, atel kullanımının ağrıyı azaltmada ve fonksiyonel iyileşmeyi artırmada yararlı olduğunu göstermektedir. Ateller, özellikle gece kullanımı için önerilir, böylece tendonlar dinlenme sırasında iyileşebilir.
- Tenisçi Dirseği Tedavisinde Graston Tekniği Uygulaması:
- Graston Tekniği, yumuşak doku mobilizasyonu için kullanılan bir manuel terapi yöntemidir. Pasif germe ve özel enstrümanlarla yapılan bu teknik, tendon dokusundaki yapışıklıkları ve fibrotik değişiklikleri azaltmayı amaçlar. Bilimsel çalışmalar, Graston Tekniği’nin ağrıyı azaltmada ve doku iyileşmesini hızlandırmada etkili olduğunu göstermiştir.
Tenisçi Dirseği Tedavisinde Bütüncül Yaklaşım Önemli
Fizyoterapinin tenisçi dirseği tedavisinde etkinliği, eksantrik egzersizler, manuel terapi, elektroterapi, kinezyo bantlama, atel kullanımı ve Graston Tekniği gibi çeşitli yöntemlerle desteklenmiştir. Bu teknikler, ağrıyı azaltmada, fonksiyonel iyileşmeyi artırmada ve hastaların yaşam kalitesini yükseltmede önemli rol oynamaktadır. Bu yöntemlerin bilimsel çalışmalarla desteklenmiş olması, fizyoterapinin tenisçi dirseği tedavisindeki başarısını daha da pekiştirmektedir.
Toparlayacak olursak;
Tenisçi dirseği (lateral epikondilit), tedavisi zor ve ağrılı bir durum olabilir. Ancak, fizyoterapinin bu konuda sağladığı katkılar ve başarılar göz ardı edilemez. Bilimsel çalışmalar ve kanıta dayalı yaklaşımlar, fizyoterapinin tenisçi dirseği tedavisinde etkinliğini ve önemini ortaya koymaktadır.
Manuel terapi, egzersiz terapisi, trigger Point terapi gibi yöntemler, hastaların iyileşme sürecini hızlandırmakta ve ağrıyı azaltmaktadır. Osteopati ve psikonöroimmünoloji teknikleri ise tedavinin etkinliğini daha da artıran önemli bileşenlerdir. Güncel tedavi yaklaşımları ve yeni gelişmeler ise bu süreçte fizyoterapinin rolünü daha da güçlendirmektedir.
Tenisçi dirseği olan hasta ve danışanların, uygun fizyoterapi programları ile ağrısız bir yaşama kavuşmaları mümkündür. Bu konuda ilgili hekimliğin teşhis/tanısı sonrasında uygunluğunuz söz konusuysa eğer fizyoterapiye yönelik teknik ve metotlardan faydalanmak, bilgi almak ve çok daha fazlası için iletişim sekmesini tıklayabilirsiniz.
Sağlıklı günler.